Sultanahmet Kutlugün Sokaktaki Tarihi Saray

Hürriyet Gazetesindeki Haber (link)
Kutlugün Sokağı’nda mağazası bulunan Mehmet Başdoğan, bölgenin en eski halıcılarından biri. ABD’de New York, Atlanta ve High Point’te de şubeleri bulunuyor. Mehmet Bey, 1992’de Kutlugün’e gelerek 31 numarada bulunan binayı satın almış. Dört katlı binanın bahçesi o dönemde otopark olarak kullanılıyormuş. Mehmet Başdoğan, otoparkı kaldırıp bu alana halıların sergilendiği vitrinleri yerleştirmiş. İşçilerin temizlik yaptığı bir gün, bahçenin alt katından eski demir bir kapı çıkmış. Kapıyı açtıklarında geniş bir dehlize doğru uzandığını fark etmişler. Mehmet Bey, hemen Anıtlar Kurulu’na başvurarak izin ve uzman desteği istemiş. Anıtlardan izin çıkmış, uzmanlar ise müzeden gelmiş. Başlamışlar çalışmaya. Tam 680 damperli kamyon dolusu çöp, toprak ve moloz atmışlar ve ortaya olağanüstü bir eser çıkmış. "Burası benim değil, tüm insanlığın ortak malı. Ben tarihe karşı sorumluluğumu yerine getirdim" diyor. Tüm ziyaretçilere kapısı açık. Mekanı çok güzel aydınlatmış. Çoğu zaman kendisi gezdiriyor. İki sene önceki İstanbul Uluslararası Tiyatro Festivali sırasında, oyunlardan biri burada sergilenmiş. Mehmet Bey’in müzesine gittiğinizde Büyük Saray’ın nasıl bir yer olduğu hakkında elle tutulur bir kanıtla karşı karşıya kalıyorsunuz. Tüyleriniz ürperiyor. Bu sarayın içinin ne denli zarif süslemeler ve mozaiklerle döşenmiş olduğunu görmek için de, Mozaik Müzesi’ni ziyaret etmelisiniz.
Evet, gazetede okuduğum haber üzerine mekanı bir de kendim göreyim dedim. Düşünsenize bir arsa satın alıyorsunuz ve altından tarihi bir saray çıkıyor. İşletmenin sahibine de ayrıca teşekkür etmek gerekiyor çünkü işini gücünü bırakıp bizi tarihi sarayda gezdirdi. Güzel bir günün sonunda tarihi saraydan büyülenerek ayrıldım.

Kutlugün Sokak resimleri için tıklayın